üfürmek

üfürmek
-i
1. 呼出, 呼气́ , 出气́ : Büyükbaba nargilesini çekip keyifle üfürüyor. 祖父怡然自得地抽波斯水烟, 吐出一团团烟雾。
2. (用嘴)吹, 吹起, 吹走, 吹掉: Masanın üzerindeki tozları üfürdü. 他吹掉了桌面上的灰尘。Tüyü üfürerek uçurdum. 我把羽毛吹飞了起来。
3. 刮, 吹: Kapının altından rüzgâr üfürüyor. 门底下透风。Bütün pencerelerden rüzgâr üfürüyor. 所有窗户都透风。
4. 吹奏: ney \üfürmek 吹奈伊管

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужен реферат?

Look at other dictionaries:

  • üfürmek — i 1) Üflemek 2) Üfleyerek bulunduğu yerden uzaklaştırmak Pencereden ince bir rüzgâr, güneş tozlarını tül perdelere üfürüyor. A. İlhan 3) nsz Esmek Kapının altından rüzgâr üfürüyor. 4) nsz Üfleyerek çalmak Birdenbire kavalı dudaklarına götürdü,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • üfürmek — üflemek …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • ney üflemek (veya üfürmek) — ney çalmak Astımı olmasa babası gibi ney üfürmeye bile heves edecektir H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • NEFHA — Üfürmek. Üfürük. * Şişmek. * Kabarık olan …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • NEFS — Üfürmek, üflemek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • üflemek — e, i 1) Dudakları büzerek soluğu bir şey üzerine hızla vermek, üfürmek İki senedir sigaralarının dumanlarını burnuma üflediği yetmemiş gibi şimdi de bana oyun etmeye kalkışıyor. A. Gündüz 2) i Yanmakta olan bir şeyi söndürmek veya canlandırmak… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • üfürme — is. Üfürmek işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • TENEFFÜS — (Nefes. den) Nefes, soluk alma. Dinlenme. * Tan yeri ağarma. * Deniz suyunun sahile vurması. * Üfürmek. * Okullarda ders araları verilen dinlenme …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”